Öncelikli olarak Sera Gazı nedir bunu öğrenelim . Sera Gazı karbon dioksit (CO2), Metan (CH4), Nitröz Oksit (N2O), Hidroflorür karbonlar (HFCs), Perfloro karbonlar (PFCs), Sülfürhekza florid (SF6) gibi gazlardan oluşan ve atmosferde ısı tutma özelliğine sahip bileşiklere verilen genel bir isimdir. Sera Gazı etkisi ise, güneşten gelen ışınların atmosferden filtrelenerek geçip yeryüzünü ısıttıktan sonra uzaya geri çıkışının engellenmesi durumudur. Bu etkiyi yapan gazlar sera gazları olarak nitelendirilmekte ve yaşamımızın neredeyse her evresinde bulunmaktadır.

Karbon döngüsü bitkilerin fotosentez ile havadaki serbest karbondioksiti yakalaması ile başlar, bitkisel biyokütlenin çeşitli süreçlerle tekrar karbondioksite dönüşmesi ile son bulur. Karbon döngüsünün bozulması ise döngüye dahil olmayan karbonun salımı ile olur. Bunun da başlıca sebebi fosil yakıtlardır. Milyonlarca yıl önce oluşmuş olan bu karbonlu bileşikler günümüzdeki döngünün bir parçası değildir ve bu yüzden yeraltından çıkarılarak kullanılması karbon dengesini olumsuz yönde etkiler.Sanayileşme ile birlikte artan fosil yakıt ihtiyacı ve yok olan ormanlar karbon dengesinin bozulmasındaki ana iki etkendir.

Sera Gazı etkisi dünyanın ekosistemini etkileyen en önemli süreçlerden biridir. Sürdürülebilir ekosistem için düşük karbonlu üretim ile sera gazı salımının azaltılması gereklidir. Son yıllarda artan sosyal bilinç ile birlikte tüm dünya düşük karbonlu üretime geçiş yapmaktadır. Artan çevresel bilinç tüketicileri düşük karbonlu ürünlere yönlendirmekte ve sanayiyi bu yönde aksiyon almaya zorlamaktadır. Artık günümüzde firmaların karbon salımı önemli bir kriter olduğu için sadece ve sadece bu konuda hassas olan ve önlemini alan firmalar varlığını sürdürerek ayakta kalacaktır.

No comment

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir